Add to Flipboard Magazine.

20 Aralık 2005

İKİ KİŞİ Mİ? ÜÇ KİŞİ Mİ?




19 ARALIK 2005 tarihi itibariyle, İletişim Fakültesi’ndeki HUZUR OPERASYONU sona ermiştir. Arş. Gör. Serdar Taşçı’nın, SBE’den görevli olarak İ.Ü. İ.F. Gazetecilik Bölümünde, Dekan’ın “süre uzatmama” kararını Yönetim Kurulu’na oy çokluğu ile aldırmasına rağmen, süresi bir yıl olarak uzatılmıştır. Bu konuda titiz katkıları ve yüksek onayı olan, başta Sevgili Rektörümüz Sayın Prof. Dr. Mesut Parlak olmak üzere, okulumuzun eski yöneticilerine teşekkür ediyoruz.

Fakülte artık, “öğrencilerin sorunları ve ders içerikleri” ile uğraşmaya başlayacak ve bilimsel özgürlüğün Anayasal öğrenci yetiştirme ile ilgili tüm gerekleri yerine getirilecektir.

Huzur operasyonu çok büyük bir oranda huzurlu ve aksaksız yürümüştür. Huzur tam anlamıyla artık Fakültemizdedir. Kimsenin bozmaya çalışmamasını tavsiye ediyoruz. Ancak bu “huzur operasyonu” süresince bazı kazalar da olmamış değildir. Yukarıdaki fotoğrafta bu kazaların en son örneklerinden biri görülmektedir:

Bu fotoğrafa göre, kimdir Halkla İlişkiler Bölüm Başkanı ve iki kişilik odada ne işi vardır, ne arıyordur? Bir Bölüm Başkanı iki kişilik odada oturur mu? Yoksa, boş Bölüm Başkanlığı odaları varken bu “kaza” hep söylendiği gibi “sehven” midir? Kasıt var mıdır; yok mudur? Yoksa Bölüm başkanı iki kişi birden mi olmuştur? Ya da Doç. Dr. Hikmet Kırık’ın ismi daha büyük harfle yazıldığı için o mu olmuştur, Bölüm Başkanı? Yoksa, altta yer aldığı için Başkan Yardımcısı mıdır?; aynı odayı bir Başkanla paylaştığı için...

Vistilef tabii konuya semiolojik olarak yaklaşmayı tercih etmiştir: Bu üçlü tabela diziminin hiyerarşik göstergesine göre, gösterilenler üç tanedir: (1) Adı belli olmayan bir Bölüm Başkanı (2) Veysel Batmaz ve (3) Hikmet Kırık'ın yıllardır "huzurla" paylaştığı odaya gelip oturmuştur. Şimdi odada üç kişidirler. İşin, Barthes'ın mitolojilerine göre ya da Foucoult'nun "iktidar her yerdedir" önermesine uygun olarak, tabelaların diziminin üstbelirlenimsel anlamı budur...

Bu tür teorik mülahazlara, teorilerinde yer olmayanlara göre ise, bu tür “terbiyesizliklere” kaza da olsa, tahammülü olmayan bir düzeye gelmiştir, İletişim Fakültesi... Artık, meslek yüksek okulu olmaktan yavaş yavaş üniversiter bir eğitim kurumu olma yoluna girmiştir.

Edindiğimiz bilgilere göre, Halkla İlişkiler ve Tanıtım Bölümü Başkanı Prof. Dr. Veysel Batmaz, kendisine haber verilmeden özel odasına takılan, sözkonusu yeni Başkanlık “tabelesını,” kendi özel odasından çıkartarak, Bölüm Başkanlığı Makam Odasına takılmak üzere, Dekanlığa iade etmiştir.


Hiç yorum yok: