Add to Flipboard Magazine.

11 Ekim 2010

YARGI KARARLARINI UYGULAMAMAK ve RTÜK

RTÜK tarafından 12 Kasım 2008'de İstanbul'da gerçekleştirilen "Terör ve Medya" konulu bilgilendirme toplantısına RTÜK Üyesi olarak katılan Prof. Dr. Davut Dursun, toplantı boyunca yaptığı konuşmaların redaksiyonunu yaparak metni kitap formatına getirdi. Dursun daha sonra bu malzemeleri Eğitim Dairesi Başkanı Ayhan Özçelik'e vererek gerekli düzeltme ve kısaltmaları yapmasını istedi. Özçelik'in, yaptığı çalışmaların ardından Dursun'un konuşmaları kitap haline getirildi. Ancak Dursun, kitapta hataların olduğu gerekçesiyle Özçelik'i Teftiş Kurulu Başkanlığı'na şikayet etti. Dursun, Özçelik'in bilerek ve isteyerek kendi çalışmasını dikkate almadığını, yaptığı uyarıları göz ardı ettiğini, metni ham haliyle yayımlayarak kurumun itibarını zedelediğini savunarak, Özçelik hakkında RTÜK Personel Yönetmeliği'nin ilgili maddeleri uyarınca 1/30 oranında aylıktan kesme cezası verilmesini istedi. Üst Kurul'un cezasını onadığı Özçelik, Eğitim Dairesi Başkanlığı görevinden alındı.

Mahkeme ‘objektif değil' dedi
Karar üzerine yargıya başvuran Özçelik'in itirazını inceleyen Ankara 14. İdare Mahkemesi, RTÜK'ün Özçelik ile ilgili kararını bozdu. Disiplin Kurulu kararlarının sağlıklı ve objektif olmasının, kararı veren kurul üyelerinin olayı objektif değerlendirmeleriyle mümkün olabileceğine işaret eden mahkeme, Özçelik hakkında soruşturma başlatılmasını isteyen Davut Dursun'un disiplin kurulu kararının onaylandığı RTÜK toplantısına katılarak oy vermesinin bu ilkeye aykırı olduğuna işaret etti. Mahkeme dava konusu işlemin iptalini kararlaştırdı.
Ancak mahkemenin bu kararına karşın Özçelik, yasal sınır olan 30 gün içerisinde Eğitim Dairesi Başkanlığı görevine tekrar başlatılmadı. Özçelik de bunun üzerine soluğu bir kez daha yargıda aldı. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na başvuran Özçelik, idarenin mahkeme kararlarını hiçbir şekilde değiştiremeyeceğine ve bunların yerine getirilmesini geciktiremeyeceğine işaret etti. Suç duyurusuna konu olan yargı kararının RTÜK'e 8 Temmuz 2010'da tebliğ edilmesine karşın kararının gereklerinin 30 günlük yasal süresi içerisinde yerine getirilmediğini belirten Özçelik, başvurusunda "Hukuka açıkça aykırı olarak, mahkeme kararlarını uygulamayan, etkisiz ve geçersiz kılmaya çalışan RTÜK Başkanı ve RTÜK Genel Sekreteri keyfi işlemlerine yenilerini eklemekte, hukuk tanımaz tavırlarını açıkça sürdürerek, söz konusu yargı kararını da geçersiz ve etkisiz kılmak amacıyla hakkımda yeni bir keyfi ve haksız idari işlem başlatılmıştır" dedi. Özçelik, Davut Dursun ve diğer yetkililer hakkında Türk Ceza Yasası'nın "görevi kötüye kullanmak" suçunu düzenleyen 257. maddesi uyarınca cezalandırılmasını istedi.
Dursun, daha önce RTÜK personeli Cengiz Özdiker'in açtığı davada, yargı kararlarını uygulamadığı gerekçesiyle 2 yıl 9 aylık hapis cezasına çarptırılmıştı. Dursun'a ilişkin bu karar halen Yargıtay'da bekliyor. Bu nedenle Özçelik'in yaptığı başvuru daha da önem kazanıyor.

Hiç yorum yok: