Add to Flipboard Magazine.

05 Nisan 2011

KAMUSAL (RESMİ), FİNANSAL ve HUKUKİ AÇIDAN ELEKTRONİK ORTAMDAKİ SAYISAL SAYIM ve KAYITLAR, KİŞİSEL OLARAK İZLEMEDİĞİMİZ DURUMLARDA HAYATIMIZA KUŞKU ve ALDANMA/ALDATMA DIŞINDA HİÇ BİR KATKIDA BULUNMAZ !

Büyük hız ve depolama gücüyle, yüksek sayılardaki “gerçek” hesap ve kayıt işlemlerinin çoğu dünyanın her yerinde bilgisayar ortamlarına veya bilgisayarlarla sayısal hesap ve kayıt yapan “sanal” elektronik ortamlara aktarılmış durumda…

Bu aynı zamanda, hesabın ve kayıtların denetlenebilmesi ve izlenebilmesini de güçleştirip, yok ediyor. Şeffaf devlete giden yolun e-devletten geçtiğini sanan ve sayısal işlem yapan elektronik ortamları neredeyse her yerde kullanıma açan bir anlayışın, şunu çok iyi bilmesi gerekli: Sayısal olarak işlem yapan elektronik ortamlardan [Rd-Tv yayınları, GSM, Kelime ve sabit veya hareketli grafik işlemciler (bilgisayarlarda kullanılan word-processing, video streaming veya Internet-"world wide web" yoluyla)] iletilmiş veya kayıt yapılmış tüm veriler (ses ve görüntü/grafik) her zaman kolaylıkla değiştirilebilir, silinebilir ve logları (kayıt çetelemeleri) ile oynanabilir ve “gerçek” olan yerine ikame edilebilirdir. Bu nedenle, en az güvenli verilerdir ve çok kolay manipüle edilebilirler; bu nedenle “izleme” dışında kanıt veya hakikat olarak kullanılamaz veya üzerinden yargıya varılamazlar.

Aynı zamanda, bu sayısal olarak veya yolla hazırlanmış veya iletilmiş ölçme ve değerlendirme sistemleri de, kolaylıkla, şifreleme, kodlama, sıralama veya hesaplama işlemleriyle ve yine sayısal hesap ve kayıt yöntemleri ile manipüle edilebilirler; bazı kişi ve kurumlara bu yolla ayrıcalık, iltimas veya imtiyaz sağlanabilir.

Elektronik sayısal (sanal) sistemler bu nedenle, analog (gerçek) hesaplama ve kayıt sistemleri ve verilerle eşleştirilmediği, karşılaştırılmadığı veya denetlenmediği zaman ortaya çıkacak olan kuşku, aldatma/aldanma dışında bir olgu değildir. Yüksek sayıdaki kombinasyonlarda “tesadüf” istatistiki açıdan “olası” değildir. Hele bu kombinasyonların oluşumunda, sayısal işlem yapılmışsa.

Yüksek sayıda var olan sayısal hesaplama veya kayıtların tamamı sıralama olarak ve herkese açık bir biçimde analog veya sayısal biçimlerin her ikisinde de kamuya aktarılmıyorsa, burada kuşku var demektir.

Günümüzdeki toplumlarda, finansal ve hukuksal işlemlerin yapılmasında gerekli olan hız, izleme kolaylığı ve depolama yüksekliğinin cazibesine kapılmadan, her türlü sayısal/sanal olarak kayıt edilmiş veya iletilmiş kamusal/hukuksal/finansal verinin, ilgili olunup olunmamasına bakılmaksızın herkes tarafından anında görülüp, karşılaştırılması, şeffaflığın en önemli şartıdır ve ayrıca, bu türlü verilerin, açık kişisel rıza beyanı dışında, hukuksal olarak elde edilmiş olsa bile, hukuksal/kamusal/finansal “hakikat” olarak kullanılmasından, başkaca analog veya somut verilerle desteklenmiyorsa, vazgeçilmelidir.

Sayısal yolla oylama yapılması ve seçim sayımları, sınavların üretilmesi ve değerlendirilmesi, denetim sistemleri eksik veya yanlış olan finansal/hukuksal hesaplama ve kayıtların tamamı, herkesin aynı anda ve toplu ve tek tek işlemleri izleyemediği durumlarda, hep kuşku yaratacaktır; çünkü manipüle edilmeleri en kolay sistemlerdir.

Son olarak ortaya çıkan YGS'deki şifreleme olayı, eğer kurum içinden yapılmadıysa, demek ki, kapalı veya açık, Internet bağlantısı var veya yok, her durumda, ÖSYM bilgisayar sistemlerine DIŞARIDAN girilerek yapılmış olma olasılığı çok yüksektir. Bu konuda dileyen herkes, herhangi bir arama motorunda (Google, Firefox, vb.) "uzaktan kapalı bilgisayara girmek" yazarak, gerekli bilgileri alabilir ve bir başkasının kapalı bilgisayarına girebilir.

Hiç yorum yok: