Add to Flipboard Magazine.

08 Nisan 2009

DEKANLAR SENDROMU 2

Olan bitene Prof. Dr. Ahmet Aydın'ın cevabı ve yorumlar:

1) 32 yılı aşkın meslek safahatımda büyük bir çoğunluğu, Rektör Yardımcılığı, Mühendislik Fakültesi Dekanlığı, Eğitim Fakültesi Dekanlığın gibi çeşitli rektörlerle üst düzey yöneticiliklerinde bulundum. 2 dönemden beri (7 yılı aşkın bir süre) DPÜ Eğitim Fakültesi’nin kurucu Dekanlığı da dahil olmak üzere Dekanlığını yapmaktayım. Hakkımda şikayette bulunan Ali ÖZEL’de dahil olmak üzere birçok kişinin (40’ın üzerinde öğretim elemanı) eğitim fakültesine kazandırılmasını sağladım. Ali ÖZEL de 7 yıldan beri yardımcılığımı yürütmüştür.
2) Ali ÖZEL, hırslı ve kısa zamanda biryere gelme çabası içerisindedir. Benim Rektörlük seçimlerinde muhalif isimlerle olan birlikteliğimi ve yönetimle olan ilişkilerimin bozuk olduğundan yararlanan Ali ÖZEL, görev süremin bitimine 1 hafta kala bir manevra yaparak Rektörün gözüne girmek ve bir yerlere gelmek çabasıyla hareket etmiştir.
3) Yapılan hareketler bir komplodur. Bunda Rektör ve yönetiminin Ali ÖZEL’e verdiği destek ve cesaret vardır. Vaktiyle hakkımda nafile soruşturmalar açan Rektörlük, Ali ÖZEL yoluyla beni yıpratıcı ve zarar verme çabasına girmiştir.
4) Ali ÖZEL, hakkındaki bu kanaatlere Dekanlık görevimin bitimine 1 hafta kala mı varmıştır? 7 yıldır iyi bildiği Dekanı son 1 hafta içinde mi kötü olmuştur? Burası çok manidardır?
5) Ali ÖZEL, Doçentlik sınavına henüz kazanmıştır. Şaibeli bir durumdan (aşırma=intihal) şahsın sorumlu tuttuğu zanlıyla kin ve intikam duygusuyla ve Rektörlükten aldığı cesaretle bu işi yapmıştır.
6) Ali ÖZEL görev süremin bitimine kısa bir süre kala Dekanlık makamına dilekçe vererek şahsımdan Bölüm Başkanlığı ve Yönetim Kurulu üyeliği istemiştir. Giderayak böyle bir atamanın etik olmayacağını söyleyince, karalama kampanyasına başlamıştır.
7) Ali ÖZEL, tüm Eğitim Fakültesi öğretim üyelerinin katıldığı bir toplantıda öyle bir iş yaptığını söylemiştir ki, bu deklere yaptığı işin kendisini öyle bir batağa düşürdüğünü sonradan farkına varınca bu heyezan ve öfkeyle ne yapacağını bilmeden hareket eden bir duruma düşmüştür.
8) Haberde bahsedildiği gibi şuanda soruşturma konusu tamamen Ali ÖZEL’in “toplantıda deklere ettiği” konudadır. Soruşturmanın konusu çok ciddidir. Bunu ifşa etmem mevzuata aykırıdır. Ancak şunu söyleyebilirim, yürütülen soruşturma kişisel değil, kurumsaldır.
9) Hiç hak etmediğim ve tamamen iftira niteliğinde olan şahsım, kızım, işim ve mesleğim ile ilgili konularda asılsız haber yapılmasına neden olan Ali ÖZEL ile ilgili kişisel hususlara ilişkin yasal işlemler avukatım aracılıyla başlatılmıştır. Kamuoyunun bilgisine saygıyla arz ederim. Prof.Dr. Ahmet AYDIN, DPÜ Eğitim Fakültesi Dekanı

YORUMLAR:

Üniversitelerde Padişahlık Rejimi
Orhan AKBABA

Dekanlar rektörler padişah. Bakınsanıza kimse hesap soramıyor. Her türlü rüşvet haksız kazanç ve partito ilişki.. İstediği adamın ipini kesiyor, istediğini yükseltiyor... Böyle gitmemesi gerekir. Hükümetin Çağdaş ve demokratik ülkelerdeki üniversite modellerini ülkemiz sistemine oturtması gerekir. Demokratikleşecek isek bunlar şart. Lakin bu düzenlemeler yapılmazsa kimse de kendisini kandırmasın demokratik sosyal bir hukuk devleti olmak o kadar kolay değildir.
07 Nisan 2009 Salı 15:01

Pislik pislik içinde
Selami sami
Dpü son 5 senedir ulusal basında hep pislik haberleriyle gündeme gelmiş bir üniversitedir.Kadın peygamber,Koyun otlatan Rektör,Kayıp Trilyon,Haraççı Rektör,Okyanus çetesi,Ali özel,Ahmet Yamık vb.Bu Dpü nün rektörü ne iş yapar.Yök bunlara Neden Karışmıyor.Pislik içinde pislik Hemde vıcık cıvık.Yazık oluyor dpü ye,Bir Cumhuriyer üniversitesine yakışmıyor.Göreceksiniz dpü de daha çok pislik akacak.Çünkü rektörün basiretsizliği sözkonusu.Balık baştan kokar.
07 Nisan 2009 Salı 16:32

traş
berber
Ben bu adamların ikisini de traş ediyorum.Al birini vur ötekine.Ama asıl sorun bunların rektöründe.Rektör adam dağil.Adam olsa bu sürüngenlerin ikisini de üniversiteden atardı.Ama Rektör ne yapmış.Biri 11 senedir dekan vs.Diğeri doçent,dekan yardımcısı.Bunları kim bu göreve getirdi.Ali özelin hanımıda hoca.Dersine bir girin hocalığını görün.Mustahdem bile yapmazsınız.Ama rektör alinin karısınıda hoca yapmış.Yazıklar olsun.Aldıkları paralar haram zukkum olsun.Birde bilim yapacaklar.Yürüyün anca varırsınız.Birde diyanetten gelme ali koyuncu var.Rektör yardımcısı.bu işleri belkide bu adam tezgahlıyor.Bu hükümete yakın.Belki de rektör olurum diye hem nalına hemde mıhına vuruyor.
07 Nisan 2009 Salı 16:41

AMMA ATIYON AYDIN
mustafA
YA KARDEŞİM BİR YERLERE GELMEK İÇİN BUNLARI YAPTIGINI İDDİA ETTİGİN ADAM ZATEN GELEBİLECEGİ YERE GELMİŞ DOÇENT OLMUŞ, DEKAN YARDIMCISI OLMUŞ PROFESÖR OLMADANDA DEKAN OLAMAYACAGINA GÖRE REKTÖR BUNA REKTÖRLÜGÜNÜMÜ DEVREDECEK YANİ,, BİZDE İLKOKUL MEZUNUYUZ YUTTUK YANİ
07 Nisan 2009 Salı 16:56

SENİN KİMLE ARAN İYİ Kİ
KERİM
AHMET AYDINI BU ÜNİVERSİTEDE ARASI İYİ OLAN VARMIKİ BEN SANMIYOM
07 Nisan 2009 Salı 16:58

DEKAN YARDIMCISI NEDEN
BETÜL
BÖLÜM BAŞKANLIĞI İÇİN DEKAN YARDIMCILIĞINI BIRAKSINKİ ÇOK GARİB BİR DURUM BENİM BİLDİGİM DEAKN YARDIMCILIĞI BÖLÜM BAŞKANLIĞINDAN ÖNCE GELİR.ADAMIN CANINA TAK ETMESE SANMIYOMKİ BU ADAMI ŞİKAYET ETSIİN DEKAN AOYR GİBİ
07 Nisan 2009 Salı 17:01

kurtar bizi baba
yunus emre

Allahını, peygamberini, cumhuriyetini, Atatürkünü , ülkesini seveler kurtarın şu dekanın elinden bizi.nedir bu fakültenin bu adamın elinden çektiği...bahtına düştük baba nolur kurar bizi.hatta bu kainatı kurtar bu adamın elinden.
07 Nisan 2009 Salı 19:09

arkadaş doğru söylüyor
nurdan kaçar

ya adam doçent olmuş , dekan yardımcısı olmuş rektörden ne istesin dahaki,,dekan adama dekan yardımcılığı vermişde adam bölüm başkanlığını isteyincemi vermemiş.dekanın attığı ortada.allha kurtarsn.
07 Nisan 2009 Salı 19:11

bu dekan basına nasıl çıkıp açıklama
bülent eser

yapıyor anlamadım. arkadaşlar.. adam diyorki benim rektörle aram kötü rektör bana kasıtlı ama diger taraftanda çıkıp rektörü basına kötülüyor ismini verrek benim bildigim devlety memuru basına demeç veremez izinsiz olarak..bu işi anlayan varsa bana anlatsın bir.hem adam sana düşmanhemde basına demeç veriyon dekan iki konudan birinde yalan söylüyor belkide iksindede tutarsız.
07 Nisan 2009 Salı 19:14

CUMHURBAŞKANI SAYIN ABDULLAH GÜL
CEMAL ERTEKİN
GÜL VE YÖK BAŞKANI YUSUF ZİYA ÖZCAN'A AÇIK DİLEKÇE, Ülkemizde Anadolu içlerinde üniversitelerin açılması yaygınlaşması için Cumhurbaşkanı Rahmetli Turgut Özal çok çalışmış, buralara bilimsel etkinliği kanıtlanmış hocalar yetiştirilmek üzere sınavla yurt dışına MS. Ve PHD. eğitimi almaları için asistanlar gönderilmişti. Ama bu girişim belli mihraklarca hep akamete uğratıldığı için üniversitelerin çoğunluğu, bilim dünyasında akademik bir yer edinme yerine, liyakata hiç ama hiç bakılmadan eş, çoluk çocuk, akrabai taallukat ile, oda yetmezse yakın dostların işe doldurulup adam kayırmacılığın önem kazandığı, sadece ne yaparsak daha çok maaş alabiliriz hesabı yapılan yerler haline gelmiştir.
07 Nisan 2009 Salı 19:17

he şeyi açıklamış sayın dekan falkat bir
vehbi keser

Hiç yorum yok: